[RÖPORTAJ 140217] "Idol? Artist? Bir tanıma ihtiyacımız yok - Müzik Endüstrisinin 'Bestecİ-dolleri' Üçlüsü"

[MAKALE] ''Idol? Sanatçı? Etiketlemeye gerek yok"

Jaejoong (JJ): Bugün beni genç gösteren şeyler giydim çünkü bu arkadaşlar yanında yaşlı gözükebilirim…

Junhyung (JH) ve Zico: Yüzlerimiz çok da genç görünmüyor.. /gülüşmeler

Üçü öyle otururken, sanki bir gruplarmış gibi görünüyor.

JJ:  1 vokal ve 2 rapçiyle tam da burada bir grup kurabiliriz. Jaejoong, Yong Junhyung, Jiho… başharfleri zaten JYJ'yi oluşturuyor.

Bu 3'ü arasındaki benzerlik 'idol besteciler' olmasından geliyor. Melodiyi rötüşlayıp 'katkıda bulunanlar' kısmına ismini ekleme standardında değil,  beste, söz açısından, kendi albümlerini çıkarabiliyorlar, başka şarkıcılara kendi şarkılarını verebiliyorlar. Bunlar müzik endüstrisinde "bestecİ-doller(composer-idols)" olarak tanınıyorlar.

Kore Müzik Telif Hakkı Kurumu'na göre, Jaejoong'un 37, Junhyung'un 60 ve Zico'nun 46 beste ve sözlerinde katkıda bulundukları  şarkısı var.

Zico: Burada bulunmak bile başlı başına muhteşem. 6.sınıftayken DBSK'nin "The Way U R" şarkısını söylemiştim ve orta okulda yetenek yarışmaları için "Rising Sun". Çin'de okumaya gittiğimde, DBSK her zaman SUPER MEGA HIT şarkılar çıkararak harikalar yaratıyordu.

JH: Son zamanlarda, depresyondaydım, gecenin 3'ünde tek başıma içiyordum ve JJ abiyi aradım. O da "ben de içiyorum" dedi ve yanıma geldi. Abi, ben bir şey demesem bile beni anlayabilecek biri bu yüzden benzer duygularımız olduğunu hissediyorum.

JJ: JH'nin üzgün göründüğü çok zaman oluyor… bu yüzden buluştuğumuzda gülümsediğini görmek iyi oluyor.

Zico: Sanırım abiler üzgün olmaktan zevk alan insanlar.

◇ bestelemeye başlama sebebiniz..

JJ: Her zaman şarkı söylediğimiz için, içinde bizim mesajımızı barındıran bir şarkı yapıp söylemek istedim. Başlarda yarı merak yarı eğlenceydi. İlgimi çeken ilk şey aranjmanlardı. Aranjmanı bir şarkının bütün duygularını değiştirebilir.

JH: Besteci abiler bestelerini benim yanımdaki bilgisayarda yaparlardı ve sanki oyun oynuyormuş gibi heyecanlanırlardı. Ben "ben de yapmak istiyorum" dedim, onlar da önce söz yazmam gerektiğini söylediler. Sözleri yazdıktan sonra melodiyi yapmak istedim ve en sonunda kendimi tüm şarkıyı bitirmiş şekilde buldum.

Zico: Rapçi olarak, aslında yüksek mühendis olmak istemiştim. Bir besteci olacağımı hayal bile etmemiştim. Ama şirketin kayda değer bir yapımcısı yoktu, bu yüzden ben yapmaya karar verdim. O zamanlar, MIDI programım bile yoktu ve başkaları tarafından yapılmış parçalar kullanıyordum. Daha önce kendi paramla bir hagwon(dershane)a gitmiştim, LOGIC ve CUBASE'in yardımlarıyla da aranjman programlarını kullanmayı öğrendim. Bestecilere çalışmaları için bir parça vermeden önce, müziğin nereye gideceğini bildiğimi fark ettim. Fakat daha sonraları açgöz oldum ve Block B'nin ilk albümü Nillili Mambo'yu çalışmaya başladım. Ayrıca başlık parçaları yapmaya da başladım.

◇ İlk telif hakkı ücretleri birkaç yüz dolar.. Birlikte beste yapmak eğlenceli olabilir.
Bu üçlü diğer müzikal güçleri bir araya getirdiler.

JH: Zico adam gibi rap yapabilen biri ve şarkı fikirleri o kadar iyiki, birini kıskandırmak için yeterli.

Zico: Benim müziğim heyecan verici ama hala boşluklar var, diğer tarafta, JJ abinin şarkıları ve melodileri sade fakat final sesleri uzak. Stabil ve sözler için uygun. Ayrıca, iş bestelemeye gelince, sözler çok önemlidir. JH abinin bütün sözleri kendi kafası içerisinde yazılmış ve zarafeti de etkileyici.
Sadece ben değilim, ambiyans müziği yapan diğer çaylak abiler de müziklerini ve rap stilini seviyorlar. Bu yeteneklerinde ve duyarlılıklarında değişiklik olduğundan kaynaklanıyor.

İş birliği yapma olasılığı akla geliyor.

JJ: Kesinlikle hoş karşılarım ve onur duyarım.

JH: Bir kişi parçayı yapabilir, ardından üçümüz melodiyi ve rapi yapmak için toplanırız, ya da hepimiz birden parçayı yapabiliriz. Bence çok eğlenceli olur.

"yapımcılara dönüşen idoller" olarak bahsedildiklerinde, birbirlerine baktılar ve okunması zor bir ifade sergilediler.

Zico: Block B ile çıkmadan önce, 18 yaşındayken  indie müzik tarzında aktiftim. İlk aldığım telif hakkı ücreti 150 dolardı. Buna oranla bayağı bir artış oldu, bu yüzden müteşekkirim.

Konu son zamanlarda fazlaca çıkan "çalıntı söylentileri"ne doğru kayıyor.

JH: Dilimde dolaşan melodi içeri girebildiği için,  bilinçaltı çok korkutucu olabiliyor. Etraftaki insanlar sürekli gözlemliyor ve şarkıları sansürlüyorlar ama dünyanın diğer ucunda benim melodime benzer bir melodi zaten çıkmış olabilir. Bu yüzden, gerçekten de mükemmel bir tam şarkı yapabilmek mümkün mü?

JJ: Özentiliğe dikkat etmektense, ben ilhamımın etkisinin nasıl göründüğüne bakıyorum. Fakat, eğer bir şarkıda benzer melodi, ritim varsa veya diğer her şey aynıysa, tabii ki şüpheci olmak gerekir. Çünkü üçlü bir tehdit uygulamak kolay değildir.

◇ İdol ve artist(sanatçı) arasındaki sınırlar.. "Varoluştaki önyargılar çok acı"

Konu, idol olmanın gerçekliğine doğru kaydı. Bir idol, ana akım olarak düşünülüyor, ve genelde takdir ediliyor fakat bazen eleştiri konusu da olabiliyor. Özellikle birine "idol" unvanı verildiği zaman, onların müzikal yetenekleri hafife alınabiliyor. Bu da son zamanlarda şirketlerin kendi sanatçılarına aynı zamanda beste yapma konusuna da teşvik etme sebebi.
Bu anlamda, bu üçlü tam da bir idol ve bir sanatçı arasındaki sınırda duruyor.

Zico: İdol, sanatçı… Bence bu kelimeler asıl anlamlarından uzaklaştırılarak sadece bizim kullandığımız kelimeler haline getirildi. İdol olunduğu için, güneş gözlüğü takmak veya bir değerlendirme konusu olmak kötü bir şey. Çok iyi şarkı ve rap söyleme yeteneği olan üyeler var,  ayrıca eğer kolay bir ortam olsaydo, çok iyi şarkı yapabilme kapasitesi olan arkadaşlar var. Bu sadece onların becerileri gölgelendiği için olmuyor.

JH, Zico'nun sözlerinin ardından başını sallıyor.

JH: İdollerin/sanatçıların sergilediği imajlara nasıl bakarsanız bakın, biz müteşekkiriz ama etiketlenmek istemiyoruz. Biz sadece müziğimiz kabul görene kadar üzerinde sıkıca çalışabiliriz, ama genel halka zorla enjekte edemeyiz.

JJ: Şirketler yıldızları beslemek istiyor, şarkıcıları idoller olarak çıkarmak istiyorlar. Eğer müzisyen olarak başarılı olmak istiyorsan, başka bir yol seç diyorlar. Bu yüzden acınacak halde olmamamız için başka bir sebep yok.

JH: Bir şirketi sadece yöneten bir yapımcı olmaktansa; konsepti olan bir müzik yapımcısı olarak, bir gelecek çizebileceğimi hissediyorum.

Zico JH'ye katılıyor, 

JJ: Bence bunu yaşlandıkça göreceğiz /güler

Röportaj bittiğinde, üçlü çok acıkmıştı (karınları gurulduyordu!), bu yüzden yakınlarda bir samgyuppsal yerine uğradılar. Et servis edildiğinde, Zico "haydi pişirelim~"dedi,  JJ de "çok tatlı!" diyerek telefonla Zico'nun bir fotoğrafını çekti.

(Ç/N:  Masaya getirildiğinde, eti en genç kişinin pişirmesi beklenir (+ içecekleri dökmek vs gibi küçük işleri de)

JJ: Et pişirmeyi gerçekten çok sevdiğimden, sanırım bu seferlik Zico'nun üzerinden bu yükü kaldırabilirim! Haha~


Kaynak: Yonhapnews
Çeviri: Ash

Düzenleme & Paylaşım: Derya